• AHMET MUHSİN ORUÇ ⇒ ŞEKER HASTALIĞINA BENİM İÇİN HAYATIM BOYUNCA ARTIK SANA ARKADAŞ TEŞHİSİ KONULMUŞTU BENDE KÖTÜ ARKADAŞ İSTEMİYORDUM BANA ZARAR VERİYOR DİYE VE DOĞRU ZAMANDA DOĞRU YERDE DOĞRU HEKİMLE KARŞILAŞTIM UYGULADIĞI TEDAVİ YÖNTEMİYLE ARTIK SAĞLIĞIMA KAVUŞTUM VE İLAÇ KULLANMIYORUM ARTIK. HERKESE TAVSİYE EDERİM YETER Kİ İSTEYİN VE BAŞLAYIN HAYATINIZ DEĞİŞSİN HER ŞEY İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM GÜZEL İNSAN
  • Zafer Sapmaz ⇒ Başarılı tedaviniz ve iyi hekimliğiniz için teşekkür eder, saygı ve sevgilerimi sunarım.
  • beko bornova servisi harun ⇒ Hocam wep sayfanız hayırlı olsun Başarılarınızın devamını dileriz.. http://www.bekobornovaservisi.com/
  • yunus emre kula KULA ⇒ http://saglamlarsigorta.com.tr/ Antalya Uygun Trafik Sigortası Olarak Başarılarınızın Devamını Dileriz
  • Hakan Duman ⇒ Karaciğer fonksiyonlarındaki bozukluk ve şeker hastalığım için biorezonans tedavisi görüyorum, tedavinin sonlarına doğru karaciğer değerlerim hiç olmadığı kadar iyi şeker (üç aylık) ise normal sınırların içine döndü. Kesinlikle tavsiye olunur. Teşekkürler Doktor Hanım ve Asistanı.

Yorum Yaz    |    Yorumlar

...:: bu sitede yer alan yazılar bilgilendirme amaçlıdır, doktor tavsiyesi yerine geçmez ::...

BUĞDAY ALERJİSİ

Buğday proteini, inek sütünden sonra ilk karşılaşılan yabancı proteindir. Küçük yaştan itibaren her gün buğday tüketiriz.

Kronikleşen buğday alerjisinin fark edilmesi bu nedenle güçleşir.

 

Tarımda en çok manipülasyona uğrayan tahıl türü olan buğdayın hasılatını yükseltmek amacıyla kullanılan teknikler ve ilaçlar buğday proteinini değişime uğramaktadır. Bu da proteinin alerjik potansiyelini artırmaktadır.

 

Buğday alerjisi, cilt (nörodermatitis), solunum sistemi (kronik bronşit, astım vs.) ve bağırsakta (kolit, Crohn hastalığı) kendini gösterir. Ateş nöbetleri, çarpıntı, kronik yorgunluk ve eklem ağrılarına sık rastlanır.

 

Gerçek buğday alerjisi veya hassasiyeti buğdaydaki proteine karşıdır. Bu rahatsızlık bilinen Gliadin alerjisinden ayrı bir tanıdır. Gliadin sadece buğdayda değil, diğer tahıl ürünlerinde de bulunur. Buğday alerjisine gliadin alerjisinden daha çok rastlanır ama bu pek bilinmez. Buğday alerjisi perhizinde dikkat etmek gereken, gliadin içermediği bildirilen yiyeceklerin buğday içerebileceğidir.

 

Buğday alerjisinin biorezonans ile terapisi

 

Besin alerjisi, immun sistemin normal şartlarda zararsız olan bir besin maddesini, yanlışlıkla zararlı bir madde olarak algıladığı zaman ortaya çıkar.

 

Vücut bu durumda savunma sistemini harekete geçirerek o besin maddesine özgü IgE (immunglobulin E) antikorlarını üretmeye başlar. Kişi bu besin maddesini yediğinde, immun sistem büyük miktarlarda kimyasal madde ve histamin salgılar. Bu da solunum sistemi, sindirim sistemi, cilt ve kalp-dolaşım sistemlerini etkileyebilecek bir dizi alerjik reaksiyonu tetikler.

 

Biorezonans terapisinde alerjiye neden olan besinin zararlı bir besin olmadığı bilgisi immun sisteme verilmekte, böylece vücut buğdaya karşı savunma sistemini artık devreye sokmamaktadır. Biorezonans terapilerinin sonunda tekrar buğday yenmeye başlanabilir. Vücut, buğdayı artık yabancı bir besin maddesi olarak algılamadığı için alerjik reaksiyon oluşmaz...

 

Terapi süresince (kişiye göre 1-2 ay) buğdaysız beslenme

 

Biorezonans terapisinde en önemli tedbir tüm terapi sürecinde tamamen buğday ve buğday içeren yiyecekleri tüketmemek ve hatta dokunmamaktır. Sadece buğday ve buğday içeren yiyeceklerden uzak durmak değil, buğday proteini kodundan da uzak durmak esastır. Dünyada bulunan her maddenin kendine has bir titreşimi mevcut olduğu gibi, buğdayın da bir titreşim kodu vardır. Buğday içeren yiyecekleri yemeseniz bile, dokunduğunuzda bu titreşim koduyla temasa geçersiniz. Bazı hastalarda alerjik reaksiyon o kadar yüksektir ki, terapi süresince buğdaya temas olursa yüksek derecede alerjik bir reaksiyon gösterirler. Buğday hassasiyetiniz veya alerjiniz tespit edildiyse terapi bitene kadar kesinlikle buğdayla herhangi bir temasınız olmaması gereklidir.

 

Biorezonans terapisi sürerken yenmemesi ve dokunulmaması gerekenler

  • Buğday, buğday unu
  • Buğday içeren hazır bebek mamaları
  • Kuskus ve şehriyeler (Şehriyeli pilava dikkat!)
  • Ekmekler (Buğdaydan olmasa da her ekmekte buğday unu vardır. İyisi mi, kendi ekmeğinizi kendiniz yapın!)
  • Kahvaltılık gevrekler
  • Bisküviler, kurabiye ve pastalar
  • Yufka, börek ve makarnalar
  • Beyaz ve kahverengi un
  • Buğday nişastası ve nişasta türevleri
  • Buğday kepeği ve kepekli buğday unu
  • Galeta unu, pane edilmiş et-balık-tavuk, kroketler
  • Kabartma tozları, dondurma, çikolata, puding
  • Şarküteri ürünleri (salam-sosis-sucuk)
  • Cipsler, Kızartma unları, salata sosları
  • Jambon, et suyu tabletleri
  • Dondurma, toz içecekler
  • Bazı çikolata ve gofretler, pudingler
  • Ekmeğe sürülen kahvaltılıklar
  • Köfte (içinde ekmek olduğunu unutmayın!)
  • Koyulaştırıcı olarak un kullanılmış yemekler
  • Konserve fasulye ve hazır çorbalar
  • Bira, siyah bira, hafif biralar ve çoğu alkollü içecekler
  • Tüm sebze konserveleri, hazır yemekler, hazır çorbalar, hazır soslar

Margarin, mayonez, hardal, ketçap, hazır salata soslarıYoğurt ve sürme peynirlerde katılaştırıcı olarak un bulunabilir dikkat! Tuzlu Hamur (El işlerinde, biblo vs. yapmak için kullanılan ham maddedir, temas edildiğinde alerjik reaksiyon yapar.)

facebook.com/drmeltemkaraca

twitter.com/drmeltemkaraca

MUTLULUĞUN SIRRI BAĞIRSAKLARINIZDA

25 Kasım 2016, Cuma

BAĞIRSAK PROBLEMLERİ

"Yasal Uyarı : Dr. Meltem KARACA resmi web sitesidir. Tüm hakları saklıdır. İzinsiz içeriklerin kopyalanması veya alıntı yapılması yasaktır.

Dr. Meltem KARACA

21.06.1976 Aydın Söke’de doğdu.1999 yılında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2015 A.Ö.F Sağlık Kurumları İşletmeciliği okudu.

Tüm Hakları Saklıdır.
Copyright © 2024 Dr. Meltem KARACA

Sitemap  |  Tasarım : interbim.com